Tansu Çiller

Hatırlayacağınız üzere 1990’larda Türkiye’de siyaset şimdiki gibi bir tek partinin gölgesi altında yapılmıyordu. Kavga dövüş şimdiki gibi ayyuka çıkmamış, toplum bu kadar bilenmemiş, birbirini boğazlamak için gün sayar olmamıştı. Siyasi partiler toplumsal çatışmadan beslenmediği için de siyaset, her ne kadar zayıf da olsa, iç sıkıcı ve gergin bir ortamda değil, yalnızca beceriksiz bir sahnede yapılıyordu.

"Sakın umutsuzluğa kapılmayın, bacınız geliyor!"

Biz de bu noktada bu beceriksizliğin komikliğine değinmek istiyoruz ve 90’lar siyasetçilerinin en akılda kalanlarından biri olan Tansu Çiller ile başlıyoruz.

1944 İstanbul doğumlu Tansu Çiller’in kağıt üzerinde son derece güzel duran bir özgeçmişi bulunmakta. Arnavutköy Kız Koleji’nde okuyan Çiller, daha sonra sırasıyla Robert Koleji’nde ekonomi bölümü, New Hampshire Üniversitesi’nde master, Connecticut Üniversitesi’nde doktora yapmış, sonrasında da Yale Üniversitesi’nde çalışmalarda bulunmuş, 1983 yılında da profesör olmuş.

Sonrasında ise Türkiye’ye dönerek siyasete atılan Çiller, bütün basamakları teker teker tırmandı ve Türk halkının ya bir anlık boşluğundan, ya da “Bir de kadın başbakanımız olsun lan, ne kadar modern” düşüncesinden faydalanarak 1993 yılında Türkiye’nin ilk kadın başbakanı sıfatını kazandı.

Ancak Tansu Çiller’in başbakanlığı kısa sürede büyük bir hayalkırıklığına dönüştü. 1994’te, henüz başbakanlığının ilk dönemlerinde hafızalardan uzun süre silinmeyecek olan 5 Nisan kararlarını uygulamaya koyan Çiller’in bu hamlesi, ülkeye henüz 1994 yılında ciddi bir ekonomik kriz, ücretlerin düşürülmesi, artan işsizlik, ciddi bir devalüasyon ve %100’ü aşan enflasyon sürecinin başlaması olarak geri döndü.

Olmadı, olamadı...

O yıllarda Türkiye’ye AB’den gına gelmemişti tabii, toplum “ha girdik, ha gireceğiz” düşüncesinden pek de uzak değildi. Gündemin en değişmez konularından biri Avrupa Birliği üyeliğiydi, ve bunun aşamalarından biri olan Türkiye’nin Gümrük Birliği üyeliği de Tansu Çiller döneminde gerçekleşti. Ancak, hepimizin bildiği gibi, Gümrük Birliği’ne girmemiz ile iyice yükselen AB üyeliği umutları da tamamına eremedi. Zaten bırakın ermesini, bu antlaşma ile AB üyeliği yolunda kendi önümüze taş koyduğumuzun farkında bile değildik. Üyesi olmadığımız bir birliğin kararlarını uygulamayı taahhüt etme şeklinde özetleyebileceğimiz, bizden çok AB’nin faydasına olan Gümrük Birliği’ne şevkle, hevesimiz, sevincimiz, AB üyesi ülkeleri de bir hayli şaşırtacaktı. Bilmiyorlardı ki biz bu Gümrük Birliği olayını tamamen yanlış anlamıştık, sanıyorduk ki bu AB’ye girmek için bir basamak, adımı attık ilerliyoruz, haberimiz yoktu ki AB üyesi olmadan, hatta AB ile müzakerelere bile başlamadan bu birliğe giren tek ülkeydik…

Fakat şunu da söylemek gerekir ki, Türk halkının bu “kirli oyuna” henüz alışmamış olmasından dolayı, siyasilerin o yıllarda yaptıkları yanlışlar toplumun her kesiminden büyük tepki görüyordu. Şimdiki gibi siz-biz olmadığı için Tansu Çiller’in oğlunun askerliğini bahriyede yapması bütün toplumu çileden çıkarıyor, şimdi gemiciklere laf etmeyen toplum Çiller çiftinin oğluna aldığı jet-ski‘yi yıllarca dilinden düşürmüyordu. Tansu Çiller’in eşi Özer Çiller’in malvarlığı, tabii ki haklı şekilde herkese batıyordu, çünkü oğlu mısır ithal edebilsin diye bir geceliğine mısır ithalat kurallarını değiştiren siyasetçilere alışmamıştık henüz. Hakkında yazılan Maskeli Leydi kitabı yolsuzluklarını, lise yıllarındaki hastalıklı kıskançlıklarını, profesör olduğu konu hakkında cahilliğini, kısacası tüm kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmış, buna karşılık günümüzde alışılageldiği üzere kitap toplatılmamıştı. Yahut Yasemin Yalçın’ın o zamanlar güldüğümüz skeçlerinden olan ‘Başbayan Cansu Hanım’ ile Tansu Çiller parodileri ertesi gün okulda bütün çocuklar tarafından taklit edilir, Cansu Hanım ve Haset’in (Esat Kıratlıoğlu) maceraları ailecek izlenirdi.

"Sayın Öcalan...Sayın değil tabii..."

Gel zaman git zaman halk işsizliğe, istikrarsızlığa, ekonomik sorunlara, özellikle de yolsuzluğa alıştı. Tansu Çiller ise, 3 Kasım 2002 seçimlerinde genel başkanı olduğu  Doğru Yol Partisi’nin barajı aşamaması üzerine istifa ederek siyasetten çekildi ve yıllar sonra en çok ünlü gaflarıyla hatırlanır oldu. Tansu Çiller’i 1990’lar siyasetinin en renkli kişiliklerinden biri yapan gaflar saymakla bitmese de işte en akılda kalanlarından bazıları:

-Çiller 7 Temmuz tarihli bir Yalova mitinginde Yalovalılara 77’nci il oldukları müjdesini vermeyi bir şova dönüştürmeye çalışmaktadır ve ortaya sürreel bir tablo çıkar:
“-Sevgili Yalovalılar… Yedi yedi daha ne eder?
-On döört!!
-Hayır… Yedi yedi daha ne eder?
-Kırk dokuuz!!!
-Hayır… Bugün günlerden ne?
-Cumartesii!!
-Hayır… Bugün ayın kaçı?
-Yedisii!!
-Aylardan ne?
-Temmuuz!!
-Yedi yedi daha ne eder?….”

Çiller şüphesiz renkli bir kişilikti.

-“Samsunlular! Mübarek Ramazan Bayramınızı … olmasa da, en az onun kadar mübarek Kurban Bayramı’nızı kutlarım!”

-“Ölü kaybı olmamıştır.”

-Sivas’ta halka seslenirken: “Sizi il yapalım mı?”

-“Taocu muhalefet” (bkz: Mao)(bkz: Tao)

-Bir mitingte:
“-Kır At’ın yemini verecek misiniz?
-Eveeet!!!
-Güzel… Biz de sizin yeminizi vereceğiz!”

-“Cenabı Allah’ı sizlere emanet ediyorum.”

-Azerbaycan’da: “Sayın Haydar Ali Bey” (bkz: Haydar Aliyev)

-“Mesut Yılmaz iktidarsızdır!”

-Yine Samsun’da bir mitingte: “Sevgili Antalyalılar!”

-“Çekici güç” (bkz: Çekiç Güç)

-“Trabzon’u Akdeniz’in incisi yapacağım.”

 

Gazete görselleri hurriyet.com.tr’den alınmıştır.

This entry was posted in Siyaset and tagged , . Bookmark the permalink.

6 Responses to Tansu Çiller

  1. Hauru says:

    Biz bu gaflarla iki arkadaş bir araya gelince tansuculuk oynar, günümüzü şenlendirirdik. Haritadan saçma sapan bir ilçe seçip, orayı il yapardık 🙂

  2. aykut says:

    ben sizin bacınızım diye kükreyişleri hala kulaklarımda.

  3. greateast says:

    Allah bir daha göstermesin:)

  4. Pingback: İnce İnce Yasemince | 90'lar Müzesi

  5. Pingback: Olacak O Kadar | 90'lar Müzesi

  6. Can Soyaslan says:

    Çok güzel bir yazı olmuş.Evet eskiden hırsızlığa,yolsuzluğa,yanlızlığa daha çok tepki gösterirdik.Ama o zaman bu kadar yanlız değildi birey ve biz her zaman yenilen takımı tutardık…

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s