Herkül’ün dünya çapındaki başarısı, yapımcıları “Bu tuttuysa ikincisini de çekelim” düşüncelerine gark etti ve onlar da izleyicinin karşısına daha kanlı, daha hızlı ve seksapeli daha yüksek yeni bir proje ile çıktılar. Biz bu kronolojiyi şimdilik biraz bozuyoruz ve 90’lar çocuklarını ekrana kitlemeyi bilen bu yapımların incelemesine Xena ile başlıyoruz.
Başka bir evrende geçen her pastoral yapım gibi Yeni Zelanda’da çekilen “Zeyna”, ismini başrolündeki savaşçı prensesten alıyor. Lucy Lawless tarafından canlandırılan Xena, geçmişte tam bir hergele gibi yaşamış bir Amazon’dur, fakat insanlığa çektirdiği acılardan çok pişmandır ve gücünü artık insanlara yardım etmek için kullanarak sevap-günah dengesini daha lehine bir sonuca oturtmak istemektedir. Eskilerin zalimi Xena artık mazlum Yunanların yanındadır.
Bu değişim, Xena’yı Herkül’ün ilk sezonunda bir haydut olarak görenlerin dikkatin kaçmamıştır – ki Herkül ile Xena’nın birlikte göründüğü o efsane bölümler de bunlardır. Evet sevgili müzeseverler, Xena, Herkül adlı dizimizde 3 defa görünen bir karakterdir, ancak o bölümleri izleyen herkesin ertesi gün “Dün Herkül’deki kadını gördünüz mü ne biçimdi of be” diye konuşması üzerine Herkül’e sığmamış taşmış ve kendi dizisini yaratmıştır.
Ölümcül beyaz ten-siyah saç-mavi göz üçlemesine sahip Xena görünüş itibariyle zaten tam bir femme fatale’dır. Kadın olması Xena’ya savaşçılık kariyerinde hiçbir eksi getirmez, değme savaşçılara taş çıkartan özel teknikleri vardır. Zeki ve çevik olan Xena, aynı anda onlarca erkekle dövüşebilir, “lililililili” diye haykırarak metrelerce zıplayabilir, kendisine yöneltilen okları eliyle durdurabilir. Bütün bunlar işe yaramadığında ise kusursuz dişiliğini de kullanıp istediğini elde edebilir. Ancak Xena’nın en büyük silahı kuşkusuz ki dünyanın ilk güdümlü silahı olan kesici diskidir.
Xena’nın bu sıradışı gücü ve dövüş becerileri biz 90’lar çocuklarını gençliğimizin en hararetli tartışmalarından birine itiverirdi: Herkül mü döver Xena mı? Yapımcılar da bu soruya net bir cevap vererek kalp kırmak istememişlerdi belli ki: çünkü Herkül ile Xena’nın dövüştüğü sahnede önce Xena Herkül’ü yere serer, ancak arkadaşlarının yardımıyla da olsa son gülen Herkül olurdu. Çocuklar ikiye bölünür ve kendi fikirlerini muhteşem argümanlarla savunurarak yapımcıların ekmeğine yağ sürerdi.
Dizi bazında ise Xena’nın testosteron seviyesi oldukça yüksek Herkül’e göre en büyük avantajı başroldeki güzel kadın unsuruydu. Üstelik bir de değil, iki tane. Evet, Xena’nın en yakın dostu Gabrielle ona bütün maceralarında eşlik ederdi. Ancak bu ilişki kafalarda soru işaretleri uyandırıyordu. Gabrielle müthiş bir savaşçı değildi ve bunca işinin arasında Xena bir de ona göz kulak olmak zorunda kalıyordu. Buna karşı oldukça güzel olan bu iki bayan bütün taliplerini bir bir reddediyor ve erkeklere ihtiyaç duymuyordu. Belki de Amazonluğun ayarı kaçmıştı?..
90’ların ikinci yarısında çekilen ve Kanal D ile ülkemize de uğrayan Xena, seyirciye ulaşmanın şu ankinden çok daha zor olduğu o karanlık çağlarda bile dünya çapında müthiş bir ilgi uyandırmış ve tam 6 sezon hayatına devam etmişti. He-Man ile, Ninja Kaplumbağalar ile büyüyen 90’lar çocuklarının yavaş yavaş çizgi film alışkanlıklarını terk ettiği döneme rastlayan ve bu boşluğu kapatan Xena, bugünkü büyük yapımların kalitesinden uzak olsa da gönüllerde taht kurmakta zorlanmamıştı.
Ömrümü yedin zeyna 🙂 biraz ararsam hala küçükken odama astığım posteri bulup 45 dk lık nostaljik bir hava estirebilirim.
Vay be, çocukluğuma döndüm resmen. Elindeki o şeyi fırlatıyordu galiba, tam hatırlayamıyorum. Ama bu kadın benim gözümde number 3’dir arkadaş. Bu hatun benim gözümde D’anna’dır. Gerisi yalan.
zeyna ismi bile adama şehvet veriyor erkeklerin deri elbiseler giyen çıplak bacaklı güzel kadınlara zaafı vardır böyle çıplak bacaklı bir kadın erkeklerin çenesine tekmeyi çaktımı film kopar orada filmi değilde kadını izleriz hele birde siyah saç mavi göz gerçekten femme fatal bir durumdurki en mükemmel zeynaya yakışıyor bu yüz güzelliği ve yapılı seksi vücuduyla kusursuz bir amazon modeli olarak savaşçı kadınların sembolü olmuştur gerçektende abartısız bayan dövüşçü denince ilk akla gelen isim zeyna dır gerçekçi olmasına rağmen süpermen heman gibi çizgi kahramanlardan bile daha güçlü görünür gözümüze erkek döven bayan hastalığı oldukça bizde zeyna gibi kahramanlar herküllerden hep üstün olacaktır herkülle zeyna dövüşür zeyna cıyız heman la she ra dövürü she ra cıyız süperkız cıyız wonderwoman cıyız atari oynarken bile chun li ciyiz bu sigara bağımlılığı gibi birşey bir sardımı bırakmaz zeyna dan birkaç yıl önce tv de oynayan cynthia rothrock filmleri reyting olarak jackie chan filmlerini katladığı için ardardına kanallarda tekrar tekrar yayınlanmıştır bu bence belli bir sinema kategorisi macera aksiyon komedi gibi kadın aksiyon filmleri dalı femme fatal akımı türkide değilse bile dünyada güçlü bir akımdır bir sitede zeyna ile ilgili ilginç bir yazı buldum aktarıyorum (Gerçekte bir dövüşçü olup sonradan sinemaya girmiştir yenilgisiz bir kafes dövüşçüsüdür 21 yaşında iken Wellington da sataşan beş erkeği yere sermesi kafes dövüşleri organizatörü jeremy kelly inin dikkatini çeker ve onu bahislerin oynandığı kafes döğüşlerine aldırır 67 si kadın 244 ü erkek olmak üzere yaptığı maçları hep kazanmış ve tibet dövüş konseyince yenilmez savaşçı ünvanını almıştır melbourne de 147 kilo ağırlığındaki boksdan gelme yenilgisiz kickbokscu magni server i nakavt etmesi onun ünvanını bi kat daha artırmıştır yumruk gücü 324 kg dir ki bir bir ağır siklet boksör ayarında ama asıl olan 727 kg lik diz vuruşu bu bir rekordur ve gene703 kg lik tekme gücü erkek tai bokscular bile maximum 342 kg tekme atıyor zeynanın günlük 6 saatlik antremanı ve esnek kaslarının sonucudur savunması saldırı tarzı ve gücü dehşet verici bir boyuttadır aynı zamanda çok cesur bir kadındır dublor kullanmaz bi ara şarkıcılıkta yapan ZEYNA asıl adı lucy olup şu anda çoluk çocuk sahibi bir bayandır) + bunlarda vikipediden CYNTHİA ROTHROCK Dövüş sanatları eğitimine 13 yaşında başladı. Dövüş stilinde favori film yıldızı Yuen Biao’dur. Kore ve Çin dövüş sanatlarında 5 kara kuşak sahibidir. ABD ve Hong Kong çifte vatandaşlığına sahiptir.1981-1985 yılları arasında yenilgisiz Dünya Karate Şampiyonu oldu.Üstüste yenilgisiz 5 kez orta siklet Kick Boks şampiyonu oldu.5 ayrı dövüş sanatları kategorisinde karakuşak sahibidir: Tang Soo Do-Tekvando, Wushu, Kartal Pençe Kung Fu ve Kuzey Shaolin Kung Fu’su.
şimdide gladyatör dizisinde faaliyetlerine devam ediyor:))))